2003 yapımı "The Hairdresser's Desire," güney Fransa'nın sakin bir sahil kasabasında geçen, tutku dolu ve sırlarla örülü bir hikayeyi anlatıyor. Yönetmen Jonathan Blake, bu filmde yaz mevsiminin sıcaklığı ve kasabanın sakin görünümlü atmosferi altında yatan gizli arzuları ustalıkla gözler önüne seriyor.
Hikâye, kasabanın en popüler kuaförü olan güzel ve gizemli Isabelle Laurent’in etrafında şekillenir. Isabelle, sadece yetenekli bir kuaför değil, aynı zamanda kasabadaki herkesin hayranlıkla izlediği bir figürdür. Onun zarif ve çekici tavırları, kasaba sakinlerinin üzerinde derin bir etki bırakır. Isabelle, dışarıdan soğukkanlı ve mesafeli görünse de, içinde bastırılmış arzular ve acı dolu bir geçmiş taşımaktadır.
Kasabaya yeni taşınan yakışıklı bir yazar olan Daniel Cooper, Isabelle’in hayatını değiştiren kişi olur. Daniel, şehir hayatından kaçıp bu küçük kasabada huzur bulmayı umarken, Isabelle'in salonuna adım attığı an her şey değişir. Aralarındaki çekim o kadar yoğundur ki, ikisi de bu tutkunun onları nereye sürükleyeceğini bilmeden birbirlerine kapılırlar.
Isabelle ve Daniel arasındaki yasak aşk, kasabanın huzurlu görüntüsünün arkasında saklanan karanlık sırları da açığa çıkarmaya başlar. Isabelle'in geçmişi ve Daniel'in şehirde bıraktığı sorunlar, bu tutkulu ilişkinin önündeki en büyük engellerdir. Film, izleyiciyi bu iki karakterin içsel çatışmalarını ve birbirlerine olan derin arzularını keşfetmeye davet eder.